25 Kasım 2011 Cuma

Gel demekle bahar gelmiyor...

   En son paylaştığım postta bahsettiklerime cevap vermiş sanki Hasan Pulur dünkü köşe  yazısında. Ben de sizlerle paylaşıyorum:
"Gel demekle bahar gelmiyor...
   Her toprakta, her bitki yetişmiyor. Sadece toprak mı, havası, suyu, iklimi de uyacak, kaynaşacak.
Diyeceksiniz ki onun çaresini buldular, veriyorlar hormonu, uzaktan bakışta işte domates, işte patlıcan diyorsunuz, yemeğe gelince başka bir şey, tadı yok...
Demokrasiler böyle.
* * *
Her toplumda demokrasi gelişir mi?
Kolay mı, gelişmiyor işte...
Diktatöre karşı ayaklanmak yetmiyor.
Adam demokrasi alfabesini bilmiyor ki, sadece duymuş, sanıyor ki diktatörü devirdi mi demokrasi gelecek...
İşte Mısır!
Mübarek gitti ne oldu?
Yine “Tahrir” meydanı kan döküyor, birkaç ay önce Mübarek’e karşı ayaklanmışlardı. Mübarek gitti ama bekledikleri gelmedi, aslında beklediklerini onlar da bilmiyorlar ya!
* * *
Amerikalılar Irak’tan elini çeksinler, Saddam’ı idam etmenin demokrasiyi getirmek olmadığını anlayacaklar.
İşte LibyaKaddafi’yi linç etmek demokrasi için yeter mi?
* * *
Hele bazıları toplanıp Suriye’de demokrasi istiyorlar, komik ki komik?
Hâlâ kadınların otomobil kullanmalarını kabul etmeyen, bunun için mücadele(!) verenleri gördükçe...
Şu Arap Birliği’ne bakın ensesi en kalın olanlar kim?
Suudi Arabistan mı, Katar mı?
Bunlar mı demokrat?
Komik oluyor komik. Hele bunları savunanlar... Başbakan Erdoğan’ın sözlerini ileri ömrümüz boyunca unutmayacağız.
“Siz bu işleri nasıl başardınız?” diye soranlara:
“Laik hukuk devletiyle” demiş...
İşte bu, işte bu kadar!
Siz Türkiye Cumhuriyeti’nin, bunca badireye rağmen ayakta kalışını merak edenlerden misiniz?
* * *
Bizde o da var, bu da var, şu da var demekle demokrasi var olmuyor, demokrasi o topraklarda da yeşerir ama, inanan olursa.
Kapı çalmış, kadın açmış, bir adam:
“Ben Mehmet Efendi’nin askerlik arkadaşıyım...”
Kadın, “buyur etmiş”, “Bizim bey birazdan gelir” demiş...
Biraz sonra gelmiş, askerlik arkadaşıyla sarmaş dolaş olmuşlar, adam karısına sormuş:
“Arkadaşıma yemek çıkardın mı?”
Kadın boynunu bükünce, adam kükremiş:
“Ee kadın, tencere mi yok, tava mı yok, tabak mı yok, çatal mı yok, bardak mı yok, sürahi mi yok?”
Kadın dayanamamış:
“Bakın hiç yağı, unu, şekeri, eti, pirinci, tuzu, biberi ağzına alıyor mu?”
“Demokrasi” diyorlar, gerisini sormuyorlar.
“Bahar” demekle, Arabistan’a bahar gelmiyor." ( milliyet gazetesi,24/11/2011,hasan pulur )

2 yorum:

  1. ha ha ha çook doğru valla.
    gelmez gelmez bizim gibi tembel ve yalancı insanların olduğu ülkeye.
    :)

    YanıtlaSil
  2. başımızdakiler demokrasiden işlerine geldiği kısmını alıyor, e halkım da memnun ki başımızdalar...

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...