8 Ekim 2012 Pazartesi

Aşk Tarifi

Aşk Tarifi


Kendime uzak bulduğum türdeki filmleri izleme kararımı paylaşmıştım daha önce. Hep aynı türde film izlemek sıkmaya başlamıştı gerçekten. Korku, bilim-kurgu, aksiyon, fantastik, romantik komedi...Bunların hiçbiri benim türüm değil... Geriye ne kaldığını sorarsanız, "dram" ve "psikolojik/sosyolojik/politik filmler" seviyorum diyebilirim. Ancak, bu durum hep aynı şeyleri izliyormuşum gibi gelmeye başlar oldu ve vizyonumun genişlemesi/değişmesi gerektiği kanaatiyle farklı türlere açtım kendimi:) 

Filmde, bir restoranın baş aşçısı olan Kate işindeki aşırı disiplinli, mükemmelliyetçi ve kontrollü tavrını özel hayatına da yansıtmaktan alıkoyamaz kendini. Restorana yeni başlayan Nick (evet, bildiniz esas oğlan) ise, oldukça hareketli, dinamik, neşeli bir insandır. (Opera eşliğinde çalışırken, etrafındakilerle şakalaşmaktadır, çok neşelidir, sevgi kelebeğidir bir nevi:)

Öte yandan, Kate, kızkardeşini trafik kazası sonucu ani bir şekilde kaybeder ve ondan geriye kalan yeğeni (Zoe) ile yaşamaya başlar. Bu durumda hayatına bir anda katılan iki yeni insanla yaşamı yeniden şekillenen "kadın kahraman"ımız ile elbette ki adı geçen  "esas oğlan" arasında duygusal bir yakınlaşma doğacaktır. Kendi çizgilerinin dışına taşmayı zor da olsa başaran Kate; Nick ve küçük kız Zoe ile finalde mutluluğu yakalayacaklardır.

Oldu da bitti maşallaaaa...

Benim fikrimse şudur: Oyuncuların performansı hatırına izlenebilecek, insanı yormayan, kafa dağıtan bir film olmakla beraber türün meraklıları için önerilebilir...Nokta.


2 yorum:

  1. izledim, kafa dağıtmak için ideal:)
    sevgiyle.

    YanıtlaSil
  2. Gercektende insani yormayan kafa dagitan bir filmdi :))
    Eski bir film ve konusu farkli "Unleash" i seyrettinizmi acaba..tarzim olmamasina ragmen o film beni etkiledi...oylesine bahsettim aklima geldi suan diye :))

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...