6 Eylül 2011 Salı

Zaman Hırsızları

      İş yerlerinde hizmet verdiğimiz vatandaşlar arasında öyleleri denk geliyor ki resmen "zaman hırsızlığı" yapıyorlar. Aynı konuyu üç-dört kez anlatmaktan geçtim, sonuçta anlatmak bizim işimiz. Karşımızdaki anlamıyorsa on kere de anlatılabilir. Ama sorun karşımızdakinin anlamaması değil de anlamak istememesi olduğundaaaa..(Allah'ım işte, o zaman hırsızlarından tüm çalışanlarını koru yarabbim!!!) Israrla kendi (yanlış) bildiğini/duyduğunu bize kabul ettirme gayretine giriyor. Yol göstermesi gereken kişiler bizlerken karşı tarafın akıl hocalığına maruz kalıyoruz. O da yetmiyor. "Yetkili" ile görüşmek istiyor. (Sanki karşısındaki çalışan ezbere konuşuyor. Ama sonuçta işi zaman hırsızlığı, bir kişinin zamanını almakla doymuyor) Yetkiliden de birebir aynı sözleri duymakla ikna olacağına "Bu dairenin müdürü yok mu, kendisiyle görüşeceğim" sözleri geliyor beklendiği gibi...Böyleleri ya aynı cümleleri ayrı kişilerden duymaktan farklı bir haz almaktalar ya da gerçekten ikna olma konusunda ciddi sorun yaşıyorlar diye düşünmeden edemiyorum. Sonuçta ne oluyor? İkna olamamış, karşısındakini de ikna edememenin verdiği gerginlikten kıpkırmızı olmuş öfkeli bir halde çıkıyor işyerinden... En az üç çalışanın zamanı ve enerjisini boşa tüketiyor... Böyleleri için ciddi güvenlik önlemleri mi olmalı ne?

2 yorum:

  1. sevgili özge,
    ben arıza çıkarmaya meyyal vatandaşı doğrudan müdüre yolluyorum. iki arıza takılsınlar diye;)

    YanıtlaSil
  2. zaman kaybını da yarıya çekmek oluyor aynı zamanda, iyi fikir...

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...